Kodak’ın Dijital Kamerayı İcat Ettiği Hâlde Korkup Piyasaya Sürmemesinin Ardındaki İlginç Hikâye (Sonuçları Acı Olmuş!)
George Eastman tarafından 1888 yılında kurulan Kodak, çok geçmeden filmli fotoğraf makineleriyle sektöründeki en büyük isim olmuştu.
Öyle ki fotoğraf makineleri ile amatör fotoğrafçılığın önünü açmış, neredeyse herkesin anılarını saklamak için başvurduğu sadık bir arkadaş hâline gelmişti. Yıllar boyunca fotoğraf makineleri ve bu makinelerin filmlerinin satışından ciddi kârlar elde etmişti.
1970’lerdeyse şimdi hikâyesini anlatacağımız o hadise yaşandı. Dijital fotoğraf makinesinin icadı!
Kodak’ın yenilikçi bir marka olduğunu söylemiştik. Düzenli olarak ürünlerini geliştirmek için çalışan mühendislerden biri bir gün dijital kamerayı icat etti.
Steve Sasson isimli bu mühendisin icadı o dönem için devrimseldi çünkü fotoğrafçılığı filmden dijitale taşıma potansiyeline sahipti.
Kodak yönetimiyse Sasson’a bu icattan kimseye bahsetmemesini söyledi!
Kodak’ın yönetimi, bu yeniliği büyük bir fırsat olarak görmek yerine bir tehdit olarak algıladı.
Dijital kameranın, Kodak’ın mevcut film satışlarını baltalayacağından korkan yöneticiler, bu yeniliği bir kenara itti.
Yani Kodak, kısa vadeli kârlılığı korumak uğruna dijital fotoğrafçılığın gerçek potansiyelini görmezden geldi.
Başka bir deyişle, dijital fotoğrafçılık teknolojisinin hızla gelişeceğini ve pazarın bu yöne evrileceğini tahmin edemediler.
Dijital kameranın geleceğini gören rakip şirketler Kodak’tan önce davranarak liderliği ele geçirdi.
Kodak’ın aksine rakip şirketler bu fırsatı değerlendirdi ve aslında bu buluşun mucidi olan Kodak yerine liderlik pozisyonunu kaptılar.
Kodak ise, dijital kameradan kazanç sağlasa da dijital fotoğrafçılıktaki potansiyelini tam anlamıyla gerçekleştiremedi ve bu süreçte rakiplerine karşı oldukça geride kaldı.
Sasson’un dijital kamera patentinin 2007’de sona ermesinin ardından Kodak’ın tek dayanağı da gitmiş oldu ve marka 2012’de iflas başvurusunda bulundu.
İlgili ilginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: